Samsun, Türkiye’nin Karadeniz kıyısında yer alan, tarihi önemi ve doğal güzellikleriyle göz kamaştıran bir şehir. Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı’nı başlatmak üzere ayak bastığı bu topraklar, Türk tarihinin dönüm noktalarından birine ev sahipliği yapmış. Samsun, Milli Mücadele’nin başlangıç noktası olmanın yanı sıra, antik çağlardan günümüze uzanan zengin bir geçmişe sahip.
Bu yazımızda, Samsun’un mutlaka görülmesi gereken 17 yerini sizler için derledik. Bandırma Vapuru’nun replikasından Amazon köyünün kalıntılarına, Atatürk Parkı’nın huzur veren atmosferinden Kızılırmak Deltası’nın eşsiz doğasına kadar uzanan bir keşif yolculuğuna çıkacağız. Samsun’un tarihi dokusunu, kültürel zenginliklerini ve doğal güzelliklerini adım adım keşfedeceğiz.
Hazırsanız, Karadeniz’in bu güzel kentini birlikte keşfetmeye başlayalım ve Samsun’un en etkileyici yerlerini yakından tanıyalım.
Bandırma Gemi-Müze ve Millî Mücadele Açık Hava Müzesi
Türk Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcını simgeleyen Bandırma Gemi-Müze ve Millî Mücadele Açık Hava Müzesi, Samsun’un Canik ilçesinde yer alıyor. Bu tarihi mekan, Mustafa Kemal Atatürk’ün milli mücadeleyi başlatmak üzere Samsun’a ayak bastığı yeri ve anı yaşatıyor. Müze, 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını İstanbul’dan Samsun’a taşıyan Bandırma Vapuru’nun birebir replikası olarak inşa edilmiştir.
Bandırma Vapuru’nun hikayesi, 1878 yılında Glasgow’da başlar. İlk adı “Torocaderto” olan gemi, zamanla el değiştirmiş ve “Kyma”, “Panderma” gibi isimlerle anılmıştır. 1910 yılında Osmanlı Seyrüsefain İdaresi’ne geçerek “Bandırma” adını alan gemi, en önemli görevini 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk’ü Samsun’a taşıyarak gerçekleştirmiştir. Bu yolculuk, Türk Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcını simgeler ve Türk tarihinin dönüm noktalarından biridir.
Bandırma Gemi-Müze, 2001 yılında Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından orijinal geminin çizimlerine sadık kalınarak yeniden inşa edilmeye başlanmış ve 2005 yılında ziyarete açılmıştır. Müzenin içinde, Atatürk ve silah arkadaşlarının balmumu heykelleri, Mustafa Kemal Paşa’nın eşyaları ve Kurtuluş Savaşı’na dair belgeler sergilenmektedir. Sergi salonunda ayrıca, Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’da çekilmiş fotoğrafları, beylik silahı ve el yazısıyla yazdığı kongre kararnameleri de bulunuyor.
Milli Mücadele Parkı Açık Hava Müzesi, Bandırma Vapuru’nun hemen yanında, 35.000 metrekarelik geniş bir alana yayılıyor. Bu parkta, Çanakkale Savaşı’ndan İzmir’in kurtuluşuna kadar süren mücadeleyi anlatan seramik rölyefler, savaş malzemeleri, anıt heykeller ve bronz kabartmalar yer alıyor. Ayrıca, İstiklal Savaşı’nda şehit düşen 1200 Samsunlu’nun adlarının yer aldığı şehitler yazıtı da burada bulunuyor. Müzenin girişinde yer alan yedi figürlü Milli Kurtuluş Anıtı, Milli Mücadele’yi simgeleyen figürlerden oluşuyor ve ziyaretçilere tarihimizin bu önemli dönemini canlı bir şekilde anlatıyor.
Bandırma Gemi-Müze ve Milli Mücadele Açık Hava Müzesi, Türk Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcını ve milli mücadele ruhunu anlamak için mutlaka görülmesi gereken bir yer. Şehir merkezinden dolmuşlarla veya sahil yolundan faytonlarla ulaşım sağlanabilen müzeyi, haftanın her günü 08.00 ile 17.00 saatleri arasında ziyaret edebilirsiniz.
Amisos Tepesi
Samsun’un kuzeyinde, Karadeniz’in eşsiz manzarasına hakim bir tepede yükselen Amisos Tepesi, tarih ve doğanın iç içe geçtiği büyüleyici bir yer. Eski adı Baruthane Tepesi olan bu tepe, aslında MÖ 3. yüzyıla kadar uzanan zengin bir geçmişe sahip antik bir yerleşim yeri.
Amisos Tepesi, 1995 yılında yapılan arkeolojik kazılarla gün yüzüne çıkarılan ve o günden bu yana tarih meraklılarının ilgisini çeken bir yer haline geldi. Amisos Tepesi’nde yapılan kazılarda, Pontus Krallığı’nın üst düzey yönetici ailelerinden birine ait mezar odaları keşfedildi. Bu mezar odalarında altın ziynet eşyaları, cam ve mermerden yapılmış eserler bulunmuş ve bu buluntular Samsun Arkeoloji ve Etnografya Müzesi’nde sergileniyor. Özellikle “Amisos Hazinesi” adı verilen bu buluntular, dönemin zenginlik ve kültürel yapısını gözler önüne serer.
Tepede bulunan Kral Mezarları, Amisos Tepesi’nin en dikkat çekici özelliklerinden biri. MÖ 4. yüzyıla tarihlenen bu mezarlar, Pontus kraliyet ailesine ait olduğu düşünülen önemli kişilere ev sahipliği yapmış. Mezar odalarındaki duvar resimleri ve süslemeler, dönemin sanat anlayışı hakkında önemli ipuçları veriyor.
Ancak Amisos Tepesi’nin sunduğu tek şey tarih değil. Aynı zamanda doğanın kucaklayıcı güzelliğiyle de ziyaretçilerini büyülüyor. Tepeden Karadeniz’in uçsuz bucaksız maviliğine ve Samsun şehrinin panoramik manzarasına tanıklık edebilirsiniz. Yemyeşil ağaçlar ve çiçeklerle bezeli olan tepe, doğa yürüyüşleri ve piknikler için de ideal bir ortam sunuyor.
Amisos Tepesi’ne teleferikle çıkabilir veya yürüyüş parkurlarını takip ederek tepeye ulaşabilirsiniz. Tepede bulunan restoran ve kafelerde, eşsiz manzara eşliğinde yöresel lezzetleri tadabilirsiniz. Ayrıca, tepede yer alan hediyelik eşya dükkanlarından sevdikleriniz için anlamlı hediyeler alabilirsiniz.
Amisos Tepesi, Samsun şehir merkezine 4 kilometre uzaklıkta, İlkadım ilçesinde yer alıyor. Şehir merkezinden toplu taşıma araçları veya özel araçla kolayca ulaşabilirsiniz.
Onur Anıtı ve Atatürk Parkı
Samsun’un İlkadım ilçesinde yer alan Onur Anıtı, Atatürk Parkı’nın içinde konumlanmış ve şehrin simgesi haline gelmiş önemli bir eserdir. Bu anıt, Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkışını ve Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcını simgeler.
Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı noktaya yakın bir konumda bulunan bronz heykel,, 8.85 metre yüksekliğiyle ve üzerinde Atatürk’ün tüm heybetiyle yer aldığı şaha kalkmış bir at figürüyle dikkat çekiyor. Atatürk’ün ileriye dönük kararlı bakışları ve gururlu duruşu, Milli Mücadele’nin azmini ve kararlılığını yansıtıyor.
Heykelin kaidesindeki yazılar da, Atatürk’ün Samsun’a çıkışının tarihi ve önemli sözleri yer alıyor. Anıtın çevresi ise, Türk ulusunun farklı kesimlerinden insan figürleriyle çevrili. Bu figürler, Milli Mücadele’ye destek veren tüm halkı temsil ediyor ve anıtın anlamını daha da derinleştiriyor. 1931 yılında Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel tarafından yapılan anıt, Cumhuriyet döneminin ilk anıtlarından biri olma özelliğine sahip.
Samsun’a gelen herkesin mutlaka görmesi gereken Onur Anıtı, şehrin en önemli simgelerinden biri. Anıtın çevresindeki Atatürk Parkı ise, hem yerli halkın hem de turistlerin dinlenmek ve keyifli vakit geçirmek için tercih ettiği bir yer.
Onur Anıtı’nı ziyaret ederek, hem tarihi bir mirasa tanıklık edebilir hem de Atatürk’ün Samsun’a çıkışının önemini bir kez daha hatırlayabilirsiniz.
Gazi Müzesi
Samsun’da yer alan Gazi Müzesi, hem tarihi hem de kültürel açıdan büyük bir öneme sahip. Atatürk’ün Samsun’a çıktığında kaldığı bu bina, Kurtuluş Savaşı’nın başlangıç noktasını simgeliyor ve ziyaretçilerine tarihi bir yolculuk sunuyor.
Gazi Müzesi, 1902 yılında Mıntıka Palas Oteli olarak inşa edilmiş. Jean İonnis Mantika tarafından inşa ettirilen bu otel, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal Paşa ve silah arkadaşlarına ev sahipliği yapmıştır. Atatürk’ün 6 gün boyunca kaldığı bu mekan, 1926 yılında Samsun halkı tarafından kendisine hediye edilmiş, vefatından sonra ise kız kardeşi Makbule Atadan’a geçmiştir. 1939 yılında bina, tarihi önemi göz önünde bulundurularak Samsun Belediyesi’ne devredilmiş ve müze olarak düzenlenmiştir.
Müzenin iç mekanları, Atatürk’ün yaşadığı dönemi canlı bir şekilde yansıtıyor. Atatürk’ün çalışma odası, yatak odası ve toplantı salonları, onun kullandığı orijinal eşyalarla birlikte sergilenmektedir. Ayrıca, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan 18 silah arkadaşının balmumu heykelleri, ziyaretçilere o günleri daha iyi anlama fırsatı sunuyor. Bandırma Vapuru’nun bir maketi, Atatürk’ün çeşitli fotoğrafları ve belgeleri de müzede sergilenen önemli eserler arasında yer alıyor. Özellikle Onuncu Yıl Nutku’nun aslı ve Nutuk’un Osmanlıca baskısı, müzenin en dikkat çekici parçalarından.
Gazi Müzesi, çağdaş müzecilik anlayışıyla düzenlenmiş ve modern ışıklandırma sistemleriyle donatılmıştır. Kale Mahallesi Mecidiye Caddesi üzerinde, şehir merkezinde konumlanan müze, her gün 08:00 ile 17:00 saatleri arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebiliyor.
Samsun’u ziyaret edenler için Gazi Müzesi, mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. Bu tarihi mekanda geçireceğiniz süre boyunca, Atatürk’ün Samsun’da attığı adımların izlerini takip edebilir ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna giden yolda yaşananları daha yakından hissedebilirsiniz.
Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti
Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, Samsun’un doğa tutkunları için adeta bir cennet. Karadeniz’in kıyısında, 56 bin hektarlık geniş bir alanda yer alan bu delta, irili ufaklı 20 göl, bataklık ve sazlık alanlardan oluşuyor. Samsun’un 19 Mayıs, Bafra ve Alaçam ilçelerinin sınırları içinde bulunan delta, sadece Türkiye için değil, dünya ekolojisi için de büyük bir öneme sahip.
Kızılırmak Deltası, göçmen kuşlar için kritik bir durak. Burada 350’den fazla kuş türü bulunuyor ve bu türlerin büyük bir kısmı burada üreme ve kışlama alanı olarak delta bölgesini kullanıyor. Özellikle flamingolar, pelikanlar, balıkçıllar ve yırtıcı kuşlar gibi türleri görmek mümkün. Kış aylarında deltada yıllık ortalama 150 bin kuş gözlemleniyor. Bu da kuş gözlemciliği için ideal bir yer haline getiriyor.
UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Kızılırmak Deltası, RAMSAR Sözleşmesi kapsamında da korunuyor. Deltada ayrıca yılkı atları, mandalar, balıklar, sürüngenler ve zengin bir bitki örtüsü de bulunuyor. Bu nedenle bölge, biyolojik çeşitliliği ve doğal yapısıyla eşsiz bir habitat sunuyor.
Eğer doğa yürüyüşlerini seviyorsanız veya kuş gözlemciliğine merakınız varsa, Kızılırmak Deltası sizin için mükemmel bir yer. Şehir merkezinden araç kiralayarak veya toplu taşıma kullanarak delta bölgesine kolayca ulaşabilirsiniz.
Doğal güzellikleri keşfetmek ve kuşların büyüleyici dünyasına adım atmak için Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’ni mutlaka ziyaret etmelisiniz.
Şahinkaya Kanyonu
Samsun’un Vezirköprü ilçesinde, Kızılırmak Nehri’nin oyduğu görkemli bir kanyon sizi bekliyor: Şahinkaya Kanyonu. 324 metre yüksekliği ve 1.5 kilometre uzunluğuyla Türkiye’nin ikinci büyük kanyonu olan Şahinkaya, doğa severler ve macera tutkunları için nefes kesici bir deneyim sunuyor.
Şahinkaya Kanyonu, milyonlarca yıl süren doğal süreçlerin sonucunda Kızılırmak Nehri’nin aşındırmasıyla oluşmuş. Kanyonun dik ve sarp yamaçları, yemyeşil bitki örtüsü ve masmavi sularıyla adeta bir doğa harikası. Kanyonun en dar noktasında, iki yakası arasındaki mesafe sadece 45 metreye kadar düşüyor. Bu da kanyonu daha da etkileyici bir hale getiriyor.
Şahinkaya Kanyonu, sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda sunduğu aktivitelerle de ziyaretçilerini cezbediyor. Kanyonda tekne turu yapabilir, kuş sesleri eşliğinde doğanın tadını çıkarabilir, trekking yapabilir ve fotoğraf çekebilirsiniz. Kanyonun en güzel manzarasını yakalamak için, kanyonun üst kısmında bulunan seyir terasına çıkabilirsiniz.
Şahinkaya Kanyonu, aynı zamanda macera tutkunları için de birçok seçenek sunuyor. Kanyonda zipline yapabilir, kaya tırmanışına katılabilir ve hatta base jump yapabilirsiniz. Türkiye’nin ilk ekstrem sporlar festivali olan Falcon Fest de her yıl Şahinkaya Kanyonu’nda düzenleniyor.
Şahinkaya Kanyonu’na ulaşım, Samsun şehir merkezinden kalkan otobüslerle veya özel araçla sağlanabilir. Kanyon, Samsun’a yaklaşık 100 km uzaklıkta. Kanyonda konaklamak isterseniz, çevredeki otelleri veya pansiyonları tercih edebilirsiniz. Ayrıca, kamp yapmak isteyenler için de uygun alanlar bulunuyor.
Şahinkaya Kanyonu, doğanın gücü ve güzelliği karşısında büyülenmek isteyenler için ideal bir yer. Siz de bu eşsiz kanyonu ziyaret ederek, unutulmaz bir deneyim yaşayabilirsiniz.
Samsun Kent Müzesi
Samsun’un kalbinde, geçmişten günümüze şehrin hikayesini anlatan bir hazine sandığı sizi bekliyor: Samsun Kent Müzesi. Tarihi tren istasyonu lojmanları ve Demirspor Lokali binasında hizmet veren müze, şehrin kültürel, sosyal ve ekonomik geçmişine ışık tutan zengin bir koleksiyona ev sahipliği yapıyor.
Müzeye adım attığınızda, Samsun’un tarihine yolculuk başlıyor. Arkeolojik eserler, etnografik objeler, fotoğraflar, belgeler ve çeşitli dönemlere ait eşyalar, şehrin geçmişini gözler önüne seriyor. Müzenin koleksiyonunda, antik dönemlerden Cumhuriyet dönemine kadar Samsun’un geçirdiği değişim ve gelişim sürecini yansıtan eserler bulunuyor.
Müzenin en dikkat çekici bölümlerinden biri, Samsun’un tarihi ve kültürel zenginliklerini interaktif bir şekilde sunan “Samsun Panoraması”. Bu bölümde, şehrin tarihi ve kültürel mekanlarını 3 boyutlu modeller ve multimedya sunumlarla keşfedebilirsiniz. Ayrıca, müzenin “Kent Belleği” bölümü, Samsun’un sosyal ve ekonomik yaşamını yansıtan fotoğraflar, belgeler ve kişisel eşyalarla dolu.
Samsun Kent Müzesi, sadece geçmişi değil, aynı zamanda bugünü ve geleceği de yansıtıyor. Müzede düzenlenen geçici sergiler, güncel sanatçıların eserlerini ve farklı temaları ele alan özel koleksiyonları ziyaretçilerle buluşturuyor. Ayrıca, müze bünyesindeki kütüphane ve araştırma merkezi, Samsun tarihi ve kültürü hakkında daha derinlemesine bilgi edinmek isteyenler için önemli bir kaynak.
Müze, Atatürk Bulvarı’nda Zafer Mahallesi’nde yer alıyor ve Pazartesi günleri 13.00-17.00 saatleri arasında, diğer günler ise 08.00-17.00 saatleri arasında ziyarete açık.
Tütün İskelesi
Samsun’un İlkadım ilçesinde yer alan Tütün İskelesi, Türk Kurtuluş Savaşı’nın sembolik başlangıç noktası olarak büyük bir tarihi öneme sahip. 19 Mayıs 1919’da, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının Samsun’a ayak bastığı bu iskele, milli mücadelenin fitilinin ateşlendiği yer olarak bilinir. Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek yeniden inşa edilen iskele, tarihi dokusuyla ziyaretçilerini adeta o günlere geri götürüyor.
Günümüzde bir açık hava müzesi niteliğinde olan Tütün İskelesi’nde, Atatürk ve 18 silah arkadaşının iskeleye çıkışını canlandıran balmumu heykeller yer alıyor. Bu heykeller, o anı yeniden yaşamak isteyen ziyaretçiler için etkileyici bir deneyim sunuyor. İskeleye çıkan yolda ise süs havuzları, Atatürk’ün özlü sözlerinden alıntılar ve seramik rölyefler eşlik ediyor. Alan, aynı zamanda çeşitli törenler ve etkinlikler için de kullanılıyor ve Samsun’un tarihi değerlerini yansıtan önemli bir kültürel merkez haline gelmiş durumda.
İskeleden başlayan Kurtuluş Yolu, Bandırma Vapuru’nun replikasının bulunduğu alana kadar uzanıyor. Bu yürüyüş yolu, Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı günün atmosferini adım adım hissettiriyor. Yol boyunca, Atatürk’ün Samsun’a çıkışını ve bu tarihi olayı anlatan rölyefler ve yazıtlar bulunuyor, bu da ziyaretçilere tarihi daha yakından inceleme fırsatı sunuyor.
Doğu Park
Samsun’un gözde dinlenme ve eğlence noktalarından biri olan Doğu Park, kentin kalbinde, Karadeniz’in kıyısında yer alıyor. Yemyeşil ağaçları, rengarenk çiçekleri ve masmavi deniziyle ziyaretçilerine huzur dolu bir atmosfer sunan bu park, aynı zamanda birçok aktivite imkanı da sağlıyor.
Doğu Park, yürüyüş yapmak, bisiklete binmek, koşu yapmak veya sadece doğanın tadını çıkarmak isteyenler için ideal bir yer. Parkın içinde yer alan yürüyüş ve bisiklet yolları, deniz kenarında uzanıyor ve mis gibi deniz havası eşliğinde spor yapma fırsatı sunuyor. Çocuklar için oyun alanları, yetişkinler için ise spor aletleri bulunan park, herkesin keyifli vakit geçirmesi için düşünülmüş.
Doğu Park’ın en önemli özelliklerinden biri, içinde Bandırma Vapuru ve Milli Mücadele Açık Hava Müzesi’ni barındırması. Bu müze, Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinin önemli bir sembolü ve Samsun’un tarihi mirasının bir parçası. Müzeyi ziyaret ederek, hem tarihe tanıklık edebilir hem de keyifli bir park gezisi yapabilirsiniz.
Parkın içinde ayrıca bir hayvanat bahçesi de bulunuyor. Çocukların ve yetişkinlerin ilgisini çeken hayvanat bahçesi, farklı türlerden hayvanlara ev sahipliği yapıyor. Doğu Park’ta bulunan kafeler ve restoranlar, ziyaretçilerin dinlenip bir şeyler yiyip içebileceği keyifli mekanlar sunuyor.
Doğu Park, Samsun’un en sevilen ve en çok ziyaret edilen yerlerinden biri. Hem yerli halkın hem de turistlerin uğrak noktası olan park, şehrin stresinden uzaklaşıp doğanın tadını çıkarmak için ideal bir seçenek.
Batı Park
Samsun’un Batı Park, şehirde doğayla iç içe keyifli zaman geçirebileceğiniz geniş ve güzel bir rekreasyon alanıdır. Batı Park, yaklaşık 825.000 metrekarelik bir alana yayılmış, içerisinde Amazon Köyü, Amazon Adası, seyir terasları, balık restoranları, piknik alanları ve spor alanları gibi çeşitli tesisler bulunuyor.
Amazon Köyü, Batı Park’ın en dikkat çekici bölümlerinden biri. Bu köy, efsanevi Amazon kadınlarının günlük yaşamını ve kültürünü yansıtan balmumu heykellerle donatılmıştır. Samsun’un Terme ilçesinde yaşadıkları düşünülen Amazon kadınlarını temsil eden bu heykeller, ziyaretçilere tarihi ve mitolojik bir yolculuk sunuyor.
Batı Park, aynı zamanda geniş yeşil alanları ve sahil şeridi ile ziyaretçilere yürüyüş, koşu, bisiklet sürme gibi çeşitli açık hava aktiviteleri yapma imkanı da sunar. Parkın içinde yer alan seyir teraslarından Karadeniz’in muhteşem manzarasını izleyebilir ve huzurlu bir gün geçirebilirsiniz. Ayrıca parkın farklı noktalarında bulunan balık restoranlarında lezzetli deniz ürünlerinin tadını çıkarabilirsiniz.
Batı Park’a ulaşım oldukça kolaydır. Şehir içi ulaşım araçları ile park alanına rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Bu geniş rekreasyon alanı, hem yerel halkın hem de ziyaretçilerin keyifli zaman geçirebileceği ideal bir yerdir.
Amazon Köyü ve Amazon Anıtı
Samsun’un en ilgi çekici ve sıra dışı yerlerinden biri olan Amazon Köyü, Batı Park içinde yer alan Amazon Adası’nda bulunuyor. Efsanelere konu olmuş savaşçı kadınlar Amazonların anısına inşa edilen bu köy, ziyaretçilerine hem tarihi hem de eğlenceli bir deneyim sunuyor.
Samsun’un Terme ilçesinde M.Ö. 3 bin ila 2 bin yılları arasında yaşadığı düşünülen ve anaerkil bir toplum olarak bilinen Amazonların anısını yaşatmak amacıyla inşa edilmiş. Amazon Köyü’nün içinde, Amazon kadınlarının ok, yay ve çift ağızlı balta gibi silahlar kullandıklarını gösteren heykeller bulunur. Bu heykeller, Hollywood’da filmlerinde kullanılan özel silikon malzemelerle yapılmış, protez gözler ve gerçek saç kullanılarak detaylandırılmıştır. Köyde ayrıca, Amazon kadınlarının günlük yaşamından kesitler sunan çeşitli kabartmalar ve eşyalar sergileniyor
Amazon Anıtı: Gücün ve Zarafetin Sembolü
Samsun’daki Amazon Anıtı, bu efsanevi kadın savaşçıların gücünü ve zarafetini yansıtır. 12,5 metre yüksekliğindeki heykel, bronzdan yapılmış ve bir Amazon savaşçısının at üzerindeki heybetli duruşunu tasvir ediyor. Heykelin yanında yer alan iki devasa aslan heykeli ise, Amazonların gücüne ve cesaretine vurgu yapıyor.
Amazon Köyü’nü gezerken, kendinizi adeta o dönemde yaşıyormuş gibi hissedebilirsiniz. Ok atma, mızrak fırlatma gibi aktivitelerle Amazonların savaşçı ruhunu deneyimleyebilir, el sanatları atölyelerinde kendi el becerilerinizi keşfedebilirsiniz. Ayrıca, köydeki amfi tiyatroda düzenlenen gösterilerle Amazonların kültürüne dair daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Amazon Köyü, sadece tarihi bir mekan değil, aynı zamanda doğayla iç içe bir ortam sunuyor. Amazon Adası’nın doğal güzellikleri içinde yer alan köy, yeşillikler içinde huzurlu bir atmosfer sunuyor. Aynı zamanda, Batı Park’ın diğer bölümlerini de keşfetmek için harika bir başlangıç noktası.
İlkadım Anıtı
Samsun’un simgesi haline gelmiş İlkadım Anıtı, sadece bir heykel değil, aynı zamanda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun ve Milli Mücadele’nin başlangıcının simgesi. 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a ayak bastığı noktayı işaret eden bu anıt, tarihimizin önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor.
Anıt, Atatürk ve beraberindeki 18 silah arkadaşını simgeleyen bronz heykellerden oluşuyor. Heykeller, Atatürk’ün Samsun’a çıktığı iskelenin hemen yanında, deniz doldurularak oluşturulan bir platform üzerinde yer alıyor. Atatürk’ün kararlı duruşu ve ileriye bakan bakışları, Milli Mücadele’nin azmini ve kararlılığını yansıtıyor.
İlkadım Anıtı, 1959 yılında Samsun Limanı’nın inşası sırasında iskelenin doldurulmasıyla ortaya çıkan bir ihtiyaçtan doğdu. Atatürk’ün ilk adımını attığı yerin unutulmaması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla inşa edilen anıt, 1981-1982 yılları arasında heykeltıraş Hakkı Atamulu tarafından yeniden düzenlendi.
Anıtın bulunduğu alan, aynı zamanda Samsunluların ve Samsun’u ziyaret edenlerin sıkça uğradığı bir buluşma noktası. Deniz kenarında yer alan anıt, şehrin güzelliklerini seyretmek ve tarihi bir atmosferde vakit geçirmek için ideal bir mekan.
İlkadım Anıtı, sadece Samsun için değil, tüm Türkiye için önemli bir simge. Atatürk’ün Samsun’a çıkışının ve Milli Mücadele’nin başlangıcının sembolü olan bu anıt, her yıl binlerce kişi tarafından ziyaret ediliyor. Özellikle 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nda, anıtın çevresinde düzenlenen törenler büyük ilgi görüyor.
Sevgi Gölü
Samsun’un İlkadım ilçesinde yer alan Sevgi Gölü, sahil yolunun huzur dolu noktalarından biri. İlkadım ve Canik ilçelerinin denizle buluştuğu bu alan, geniş yürüyüş ve bisiklet yollarıyla çevrili. Temiz deniz havası eşliğinde keyifli bir yürüyüş yapabileceğiniz Sevgi Gölü, şehrin kalabalığından kaçıp biraz soluklanmak isteyenler için harika bir yer.
Gölün çevresinde paten pisti, konser alanı ve hayvanat bahçesi gibi farklı aktiviteler için alanlar bulunuyor. Özellikle hayvanat bahçesi, 15 bin metrekarelik bir alana yayılmış ve 45 türden 191 evcil ve yabani hayvana ev sahipliği yapıyor, bu da hem çocuklar hem de doğaseverler için ilgi çekici bir durak oluyor.
Sevgi Gölü, aynı zamanda çeşitli etkinlikler ve festivallerin düzenlendiği bir yer. Özellikle Samsun’un yöresel ot yemekleri festivali gibi kültürel etkinlikler burada yapılıyor, bu da bölgeye ayrı bir renk katıyor. Sahil boyunca balık tutabilir, doğanın tadını çıkarabilir ve ailenizle güzel vakit geçirebilirsiniz.
Göğceli Camii – Tarihi Ahşap Çivisiz Cami
Samsun’un Çarşamba ilçesinde bulunan Göğceli Camii, Türkiye’nin en eski ahşap camileri arasında yer alıyor. 1206 yılında inşa edilen bu tarihi yapı, ahşap çantı tekniğiyle çivi kullanılmadan yapılmış ve ahşap mimarinin en güzel örneklerinden birini oluşturuyor. Caminin yapımında karaağaç, dışbudak ve kestane gibi dayanıklı ağaç türleri tercih edilmiş. Yapının önündeki revakın 1335 yılında eklendiği veya onarıldığı biliniyor.
Bu eşsiz cami, zemin üzerine yerleştirilen büyük taş bloklar ve ahşap destekler üzerine oturtulmuş, yerden yaklaşık 50 cm yükseltilmiş durumda. Çatı kısmı alaturka kiremitle kaplanmış olan caminin beşik çatısı, doğu ve batı cephelerinde uzunca saçaklarla tamamlanmış. İç mekan süslemeleri, kök boyaları kullanılarak yapılan bitkisel motiflerle bezeli. Her tahtada farklı motif ve kompozisyonlar kullanılarak zengin bir görsellik elde edilmiş.
Göğceli Camii, mimari ve tarihi açıdan büyük önem taşıyor. Anadolu Selçuklu dönemi ahşap cami mimarisinin günümüze ulaşan nadir örneklerinden biri olarak, bölgenin kültürel mirasını yansıtıyor.
Samsun’un Çarşamba ilçesindeki Canlı mahallesinde yer alan Göğceli Camii’ne Samsun şehir merkezinden dolmuşlarla veya özel araçla rahatlıkla ulaşabilirsiniz.
Çakırlar Korusu
Samsun’un Atakum ilçesinde yer alan Çakırlar Korusu, 22 hektarlık geniş bir alana yayılan ve Karadeniz’in yemyeşil doğasını yansıtan bir mesire alanıdır. Doğa tutkunları ve huzur arayanlar için adeta bir cennet olan Çakırlar Korusu, 2008 yılında bölgenin doğal dengesini korumak amacıyla mesire alanı olarak tescil edilmiştir.
Çakırlar Korusu, zengin bitki örtüsü ve çeşitli hayvan türleriyle dikkat çekiyor. Koruda, kayın, kestane, gürgen, meşe, ıhlamur ve kızılağaç gibi ağaç türlerinin yanı sıra, birçok çalı ve otsu bitki türü de bulunuyor. Bu zengin bitki örtüsü, koruyu yılın her mevsimi farklı renklere büründürüyor. İlkbaharda açan rengarenk çiçekler, yazın yemyeşil yapraklar, sonbaharda sararan ve kızaran yapraklar, kışın ise karla kaplı ağaçlar, Çakırlar Korusu’na ayrı bir güzellik katıyor.
Koru, aynı zamanda birçok hayvan türüne de ev sahipliği yapıyor. Burada geyik, karaca, tilki, porsuk, sansar ve sincap gibi memeli hayvanların yanı sıra, birçok kuş türü de gözlemleyebilirsiniz. Özellikle ilkbahar ve yaz aylarında, koruda kuş sesleri hiç susmaz.
Çakırlar Korusu, doğa yürüyüşleri, piknikler, fotoğraf çekimi ve kuş gözlemciliği için ideal bir yer. Koruda yer alan yürüyüş parkurları, farklı zorluk derecelerine sahip ve her yaştan doğa sever için uygun. Yürüyüş yaparken, korunun eşsiz bitki örtüsünü ve hayvan çeşitliliğini keşfedebilirsiniz. Koru içinde yer alan göletler ve köprüler, ziyaretçilerin en çok ilgi gösterdiği noktalardan biri. Doğanın tadını çıkarabileceğiniz piknik alanları da bulunuyor.
Çakırlar Korusu’na ulaşım, Samsun şehir merkezinden kalkan otobüslerle veya özel araçla sağlanabilir. Koru, Samsun’a yaklaşık 15 km uzaklıkta. Koruda konaklamak isterseniz, çevredeki otelleri veya pansiyonları tercih edebilirsiniz. Ayrıca, kamp yapmak isteyenler için de uygun alanlar bulunuyor.
Çakırlar Korusu, doğanın kalbinde huzur dolu bir kaçamak yapmak isteyenler için ideal bir yer.
Tekkeköy Mağaraları: Taş Devri’nden Günümüze Uzun Bir Yolculuk
Samsun’un Tekkeköy ilçesinde, Karadeniz’in hırçın dalgalarına karşı dimdik duran bir tepede, tarih öncesi çağlardan günümüze uzanan bir yer: Tekkeköy Mağaraları. Türkiye’nin en eski yerleşim yerlerinden biri olan bu mağaralar, 60.000 yıl öncesine kadar uzanan insanlık tarihine ışık tutuyor.
Tekkeköy Mağaraları, 1941 yılında tesadüfen keşfedilmiş ve o günden bu yana arkeologların ve tarihçilerin ilgi odağı olmuş. Mağaralar, Paleolitik Çağ’dan (MÖ 60.000) başlayarak çeşitli dönemlerde insanlar tarafından kullanılmış. Mağaraların içinde yapılan kazılarda, taş aletler, kemikler, çanak çömlek parçaları ve fosiller gibi pek çok önemli buluntu gün yüzüne çıkarılmış. Bu buluntular, o dönemlerde yaşayan insanların yaşam tarzları, beslenme alışkanlıkları ve inançları hakkında önemli bilgiler sunuyor.
1940 yılında yapılan arkeolojik kazılar sonucunda, Hitit ve Eski Tunç Çağı’na ait önemli buluntular ortaya çıkarılmış. Bu buluntular arasında çark yapımı, devetüyü ve kırmızı renkli seramikler çoğunluktadır. Ayrıca, Eski Tunç Çağı katında birçok gömüt ve el yapımı seramik buluntular gün ışığına çıkarılmıştır. Özellikle siyah zemin üzerine beyaz boyayla yapılmış geometrik desenler, dişli, yivli ve çizgi bezekli kaplar, kabartma insan yüzlü vazolar (antropomorf) oldukça dikkat çekiyor.
Tekkeköy Mağaraları Arkeoloji Vadisi, Türkiye’nin ilk imitasyon müzesi olma özelliğini de taşır ve 1 Mart 2014 tarihinde açılmıştır. Bu müze, mağaralar ve çevresindeki yaşama ait eşyalar, mağaralardaki kazılardan elde edilen buluntular ve tematik heykeller ile zenginleştirilmiştir. Aynı zamanda bir açık hava müzesi olan bu alan, ziyaretçilerine eşsiz bir tarihi deneyim sunar. Tescilli bir Rum evinin restore edilmesiyle oluşturulan Müze Evi’nde, bu tarihi alandan çıkarılan eserler sergileniyor.
Tekkeköy Mağaraları, doğal oluşumların yanı sıra insan eliyle de şekillendirilmiş. İçlerinde odalar, galeriler ve hatta bir tapınak kalıntısı bulunuyor. Bu da mağaraların sadece barınma amaçlı değil, aynı zamanda dini ve kültürel amaçlarla da kullanıldığını gösteriyor. Mağaraların duvarlarında yer alan oymalar ve resimler, o dönemin sanat anlayışı hakkında da ipuçları veriyor.
Tekkeköy Mağaraları’nı ziyaret ettiğinizde, kendinizi binlerce yıl öncesine ışınlanmış gibi hissedeceksiniz. Mağaraların içinde dolaşırken, o dönemlerde yaşayan insanların nasıl bir hayat sürdüğünü, nelerle uğraştığını ve nelere inandığını hayal edebilirsiniz.
Tekkeköy Mağaraları’na ulaşım, Samsun şehir merkezinden kalkan minibüslerle veya özel araçla sağlanabilir. Mağaralar, Samsun’a yaklaşık 14 km uzaklıkta bulunuyor.
Sadi Tekkesi Kuvayi Milliye Müzesi
Samsun’un İlkadım ilçesinde, tarihin sayfalarında önemli bir yere sahip olan Şeyh Sadi Tekkesi, günümüzde Kuva-yi Milliye Müzesi olarak hizmet veriyor. Bu müze, 19 Mayıs 1919’da Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışıyla başlayan Milli Mücadele dönemine ışık tutuyor ve ziyaretçilerine o günlerin ruhunu yaşatıyor.
Müze, iki bölümden oluşuyor. İlk bölümde, Şeyh Sadi Efendi’nin yaşamına ve tekkenin tarihine dair bilgiler sunuluyor. Şeyh Sadi Efendi, Samsun’da önemli bir dini lider ve aynı zamanda Milli Mücadele’nin önemli destekçilerindendi. Evi, dönemin Kuvva-yi Milliye liderlerinin toplantılarına ev sahipliği yapmış ve önemli kararların alındığı bir merkez olmuştur. Müzede, Şeyh Sadi Efendi’nin kişisel eşyaları, fotoğrafları ve belgeleri sergileniyor.
İkinci bölüm ise Milli Mücadele dönemine odaklanıyor. Burada, Kurtuluş Savaşı’nın farklı aşamalarını anlatan fotoğraflar, belgeler, silahlar ve diğer eşyalar sergileniyor. Ayrıca, müzede yer alan balmumu heykeller, o dönemin atmosferini canlandırıyor ve ziyaretçilere tarihi olayları daha yakından tanıma fırsatı sunuyor.
Müzede ayrıca, Milli Mücadele dönemine ait filmlerin gösterildiği bir sinema salonu ve konferans salonu da bulunuyor. Müze, ziyaretçilerine hem tarihi bir yolculuk sunuyor hem de Milli Mücadele ruhunu yaşatıyor.
Samsun’a geldiğinizde, Kuva-yi Milliye Müzesi’ni mutlaka ziyaret etmenizi tavsiye ederiz. Bu müze, size hem tarihi bir yolculuk yaptıracak hem de Milli Mücadele’nin ruhunu anlamanıza yardımcı olacak.